İlk Blog Yazım : Tanışma ve Yolculuk

İlk Blog Yazısı

Merhaba, yatırım yolculuğum ve yatırım enstrümanlarıyla tanışmam çok hoş başlamadı. Borsa benim için hep yasaklı bir yerdi ve çoğu kişi gibi benim için de ‘kumar’ yeriydi. Üniversite yıllarımda borsa ile ilgili düşüncelerini sorduğum bir hocam direk ‘kumar’ dedi ve önermedi. Ailemden duyduğum hikayelerde hiç güzel şeyler anlatmıyordu. Babam 2001 krizi zamanında borsada neredeyse 2 ev parasının hiç olduğunu anlatmıştı.

Şu an 28 yaşındayım. Tıp fakültesini bitirdim ve bir hastanede asistan hekim olarak çalışmaktayım. Benim borsayla ilk tanışma çabalarım pandemi zamanlarına denk geldi. Şimdi ki aklım olsaydı, şimdi bulunduğum yerden çok daha iyi yerlerde bulunabilirdim. Ancak 2020 yılında ne ben şimdiki bendim ne de borsa şimdiki borsaydı.

İlk atandığım şehirde henüz 2 ay çalışmamıştım. Bir gün nöbetten çıktım ve o küçük şehirdeki yalnız yaşadığım 1+1 evime gittim. Gözlerimden uyku akıyordu, uykuya çok düşkündüm. Evin kapısını açar açmaz hiçbir şey yapmadan yatağa attım kendimi. Yaz yaklaşıyordu, pencere açıktı ve ben uykuya daldım. Ne kadar uyuduğumu hatırlamıyorum, telefon çaldı. Gerçekten çaldığını bile hatırlamıyordum, belki de rüyamda görmüştüm. Hava kararmaya başlamadan uyandım ve elim direkt telefona gitti.

  • 2 cevapsız arama, 1 mesaj.

Cevapsız aramalara baktım, tanımadığım bir numaraydı. Mesajı açtım.

  • XXX Şehri XXX Tugayından XXX. Görevlendirmeniz çıkmıştır. 3 gün sonra XXX’de olmanız gerekmektedir.

Ne olduğunu anlamıştım. Çalıştığım yerdeki hemen her erkek hekim yurtdışına görevlendirilmişti. Bavulumu toplayıp gittim. 2 hafta karantinada kaldıktan sonra ‘içeri’ girdik. Karantina sürecimde borsayla haşır neşir olmaya başladım. Tam hatırlamıyorum ama #isyat almaya başlamıştım. O zamanlar 2 liraydı. Biraz yükseldi, biraz düştü, aldım, sattım. 2 aylık zorlu yurtdışı görevinden dönerken elimde hiçbir şey yoktu. #isyat şuan 12 lirayı zorluyor.

Suriye’den 2020 yılının kurban bayramı arefesinde çıktım. Memleketteki yaylamıza vardığımda kurban bayramının ilk günü gece saat 3’ü bulmuştu. Kurban bayramı sonrasında uzmanlığımı yapmak için şimdiki yaşadığım şehre geldim. Henüz atanmadan tıpta uzmanlık sınavına girmiştim. Suriye’deyken tercihimi yapmıştım ve Suriye’den çıkmadan tercih sonuçları açıklanmıştı.

İnsanla uğraşılan her meslek zordur. Beyin cerrahisi asistanlığı insanı gerçekten yıpratır. 1 ay 1 yıl gibi geçer. Meslek sırasında yapılan işlere ek olarak beyin cerrahisinde diğer cerrahi branşlarda olduğu gibi askeri bir nizam vardır. Ast-üst ilişkisi olması gerektiği gibi hatta bazen olması gerekenden daha fazla kendini gösterir. Asistanlık bittikten sonra da bir şeyler değişmez, bu yorucu süreç ömür boyunca devam eder.

  • Türkiye’de ortalama yaşam süresi 78,3’dür. Doktorlarda ise dahili branşlarda 62, cerrahi branşlarda 58.

Eğer bu mesleği yapmaya devam edersem benim için öngörülen yaşam süresi 58 yaş. Şu an 28 yaşındayım ve 30 yıl daha yaşamam bekleniyor. İşte bu bilgiyi öğrendikten sonra bu fare yarışından kurtulmam gerektiğini anladım. Yaklaşık 6 ay boyunca çok fazla okudum. Warren Buffet okudum, Graham okudum, Peter Lynch okudum, Robert Kiyosaki okudum, Nassim Nicholas Talep okudum…

Kendimi az çok yeterli hissettiğimde yatırıma başladım.

Bu benim yatırıma başlama hikayemin bir özeti. Ben çocuklarımla birlikte yaşlanmak istiyorum, torunlarımı sevebilmek istiyorum. Ölümün ne zaman ve ne şekilde geleceği belli olmaz elbette, ancak ben hiç yoktan ortalama bir insanın yaşam süresi kadar yaşayacağımı düşünebilmek istiyorum. Bir gün finansal özgürlüğe ulaşıp erken emekli olmak istiyorum. Bu blog bu yolcuğu anlatmak için var.

2 Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir