Antikırılganlık Nedir: Kaostan Güçlenmenin Yolu

antikırılganlık

Hayat inişli çıkışlı bir yol. Kimi zaman beklenmedik krizlerle karşılaşıyoruz, kimi zaman ise kontrolümüz dışında gelişen olaylar bizi sarsıyor. Peki, bu belirsizlikler karşısında sadece “dayanıklı” kalmakla yetinmek yerine, onlardan güçlenerek çıkmak mümkün olabilir mi? Nassim Nicholas Taleb’in Antikırılganlık kitabı, tam da bu soruya yanıt veriyor. Gelin, bu çarpıcı kavramı birlikte keşfedelim.

Antikırılganlık kitabında varlıklar 3 kısma ayrılıyor:

  • Kırılgan
  • Dayanıklı
  • Antikırılgan

Nassim Nicholas Taleb, sözlükte kırılgan sözcüğünün bir karşıtının olmadığına dikkat çekiyor. Belirli stres etkenleri karşısında bu etkenlerden zarar gören şeyleri ‘kırılgan‘ olarak sıfatlandırıyor. Bu etkenlerden zarar görmeyenleri ise ‘dayanıklı‘ olarak adlandırıyor. Peki, bu etkenler sonucunda güçlenen nesnelere ne diyeceğiz? İşte bunlara artık ‘antikırılgan‘ diyeceğiz.

Antikırılganlık ve yatırımla daha ilgili önerdiğim kitaplara ulaşmak için bir tık yeter.

Antikırılganlık Nedir? Kırılganlığın Ötesinde Bir Varoluş

Nassim Nicholas Taleb, 2012’de yayımlanan Antikırılganlık: Düzensizlikten Yarar Sağlayan Şeyler adlı kitabında, modern dünyanın en büyük yanılgılarından birine dikkat çekiyor: “Stabilite arayışı”. Taleb’e göre, sistemleri aşırı korumacılıkla “kırılgan” hale getiriyoruz. Oysa doğa, tam tersini yapıyor: Kaostan besleniyor. İşte antikırılganlık, bu doğal prensibi insan sistemlerine uyarlamanın yolunu açıyor.

antikırılganlık nedir

Tanım:

Antikırılganlık, stresörlerden (şoklar, belirsizlik, hatalar, terör, savaş) öğrenen, bu süreçte kendini yenileyen ve daha güçlü hale gelen sistemlerin özelliğidir. Kırılganlığın tam zıttıdır. Örneğin:

– Kırılgan: Cam bir vazo düştüğünde parçalanır çünkü kırılgandır.  

– Dayanıklı: Plastik bir vazo düştüğünde zarar görmez çünkü dayanıklıdır.  

– Antikırılgan: Bir insan vücudu, egzersizle kaslarını güçlendirir.

Antikırılganlığın 3 Temel Prensibi

Taleb, bu kavramı hayata geçirmek için kritik stratejiler sunuyor:

1. Halter Stratejisi: Uçlar Arasında Denge 

Antikırılgan sistemler, riskleri “ya hep ya hiç” mantığıyla değil, iki uç arasında dağıtır. Örneğin finansal yatırımlarda:  

– Paranın %90’ını düşük riskli araçlara (altın, tahvil),  

– %10’unu yüksek riskli ancak potansiyel getirisi yüksek girişimlere (startup’lar, kripto) yatırmak.  

Bu şekilde, aşırı riskten kaçınırken, beklenmedik fırsatlardan yararlanma şansı yaratırsınız.

2. Seçeneklilik (Optionality): Esnek Olmanın Gücü

Antikırılganlık, birden fazla seçeneğe sahip olmakla mümkün. Tarihten bir örnek:  

– 15. yüzyılda Avrupalı kaşifler, yeni ticaret yolları bulmak için denizlere açıldı. Bu maceraların çoğu başarısız olsa da, birkaçı (Kristof Kolomb) keşifleriyle dünya tarihini değiştirdi.  

Taleb’e göre, küçük kayıplarla deney yapmak, büyük kazançların kapısını aralar.

3. Riske Ortak Olmak

Karar vericilerin, aldıkları risklerin sonuçlarından doğrudan etkilenmesi gerektiğini savunur. Örneğin:  

– Bir CEO, şirket zarar ederse maaşını kaybetmeli.  

– Politikacılar, çıkardıkları yasaların sonuçlarına katlanmalı.  

Bu prensip, sorumsuzluğu engeller ve sistemleri antikırılgan hale getirir.

Antikırılganlık Neden Bu Kadar Önemli?

Modern Dünyanın Kırılganlık Tuzağı

Günümüzde her şeyi kontrol altına almaya çalışıyoruz: Ekonomileri “istikrara” zorluyor, çocukları risklerden koruyor, doğal süreçlere müdahale ediyoruz. Ancak Taleb’e göre bu yaklaşım, sistemleri kırılganlaştırıyor.  

– 2008 Ekonomik Krizi: Bankaların aşırı risk alması, ancak devletlerin onları kurtarması, kırılganlığı teşvik etti.  

– Aşırı Hijyen: Bağışıklık sistemimizi zayıflatan steril ortamlar, alerji ve otoimmün hastalıkları artırdı.

Doğa Antikırılganlıkla İşliyor

Doğadaki hiçbir sistem “istikrar” peşinde koşmaz. Orman yangınları, ekosistemi yeniler. Kaslar, mikro yırtıklarla güçlenir. Hatta mitolojideki Hydra canavarı, başı kesildikçe iki baş çıkararak antikırılganlığın simgesi haline gelir.

Antikırılganlığı Hayata Geçirmek: 5 Pratik Adım

1. Küçük Riskler Alın:  

   Her gün konfor alanınızın biraz dışına çıkın. Yeni bir dil öğrenmeye başlamak, tanımadığınız biriyle sohbet etmek gibi. Küçük başarısızlıklar, uzun vadeli direnç kazandırır.

2. Yedeklilik Yaratın:  

   Tek bir gelir kaynağına bağlı kalmayın. Freelance işler, yatırımlar veya yan projelerle alternatifler oluşturun.

3. Ters Düşünün: 

   Bir karar almadan önce, “Bu beni nasıl kırılgan hale getirir?” diye sorun. Örneğin, tüm birikimini tek bir hisse senedine yatıran biri, antikırılgan değildir.

4. Doğal Sistemleri Taklit Edin:

   Vücudunuzu aşırı ilaçlarla değil, dengeli beslenme ve aralıklı stresörlerle (örn. soğuk duş, ağırlık kaldırmak) güçlendirin.

5. Hataları “Veri” Olarak Görün: 

   Start-up’ların “fail fast” (hızlı başarısız ol) mantığını benimseyin. Hatalar, size neyin işe yaramadığını öğreterek antikırılganlık kazandırır.

Eleştiriler ve Sınırları

Antikırılganlık, her alanda uygulanamaz:

– Etik İkilemler Bir toplum, savaşlardan “güçlenerek” çıkabilir, ancak bu insani bedel kabul edilemez.  

– Aşırı Risk: Kontrolsüz stresörler (örneğin finansal spekülasyon), yıkıcı sonuçlar doğurabilir.  

Taleb de bunu vurgular: Antikırılganlık, körü körüne risk almak değil, akıllıca adapte olmaktır. Aynı zamanda antikırılgan şeylerin stresörler karşısında bir sınırı vardır. İnsan vücudu ağırlık kaldırarak gelişebilir ancak bir tonluk bir ağırlık yüklendiğinde çöker.

Sonuç: Belirsizlikle Dans Etmek

Antikırılganlık, kaostan korkmak yerine onunla dans etmeyi öğreten bir yaşam sanatıdır. Taleb’in dediği gibi:  

“Rüzgar söndürmek için değil, yelkenleri doldurmak için eser.  

İster bir birey, ister bir şirket veya toplum olun, antikırılganlık size şu mesajı verir:  

Belirsizlik, yok edilmesi gereken bir düşman değil; büyümek için bir fırsattır.

Özet olarak antikırılgan şeyler başlarına gelen ve bizim kötü olarak gördüğümüz olaylar sonrası güçlenirler.

Ekonomik Enstrüman Olarak Antikırılgan Şeyler

Antikırılganlık kitabını ikinci kez okudum çünkü Nassim Taleb’in fikirleri beni cezbediyor. Bundan dolayı önümüzdeki ay Taleb’in Siyah Kuğu isimli kitabını ‘tekrar’ okumayı planlıyorum. Ayrıca yine aynı yazarın Aldatıcı Rastlantısallık isimli kitabını okumayı da planlıyorum.

Yatırım dünyamızdaki enstrümanlara baktığımda birçoğunun ‘kırılgan‘ olduğunu gördüm. Çünkü bu yatırım enstrümanları en ufak söylenti olduğunda bile sıfırı görmeye çalışıyor. Hisseler, ufak bir savaş söylentisinde dip yapıyor. Aklıma hep savaşlar geldiği için böyle bir durumda altının fiyatının artacağını düşündüm. Son aylık raporumda altın yatırımımın çok az olduğunu göreceksinizdir. Bundan sonra altına biraz daha ağırlık vermeyi planlıyorum.

antikırılganlık nedir

Peki siz, bir sonraki “şok”a hazır mısınız?

Nassim Nicholas Taleb’in X hesabı için tıklayınız.

Yasal Uyarı:

Buradaki paylaşımlar yatırım tavsiyesi değildir, yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Yatırım kararları kişisel risk algınıza, finansal durumunuza ve araştırmanıza bağlıdır. Geçmiş performans geleceği garanti etmez. Karar vermeden önce yetkili bir uzmana danışın. Bu içeriklerin kullanımından doğabilecek sonuçlardan sorumluluk kabul edilmez.

4 Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir